Kış daha bitmedi ama Abruzzo’daki köy evimizin bahçesindeki nergislerden üç tanesi çiçek açtı bile. Güneşli pazar günlerinde, genellikle ismini bildiğimiz ama henüz uğramadığımız Abruzzo kasabalarına gitme planı yapıyoruz. Geze geze bitmeyen, her küçük kasabasında beni şaşırtan güzelliklerle dolu Abruzzo’yu arşınlamayı seviyorum!
Geçtiğimiz pazar günü, yüksek kalite safran üretimiyle ünlü kasabaların birkaçını ziyaret ettik. Küçük kasabalarda beni hayrete düşüren güzelliklere yine bu pazar da tanık oldum.
Dışarıdan oldukça sade görünen bir manastırdı ilk durağımız. Bahçe kapısından adım attığımızda karşımıza çıkan ilk küçük din yapısının içerisi kapkaranlıktı ve giriş kapısının önünde bir rehber ve gezdirdiği bir grup bizi bekliyordu, hemen onlara katıldık. Rehber iki euroyu kilise şalterini aktive etmek için bir makineye attı ve ışıklar açıldığında ben dahil gruptaki herkesten hayret ve hayranlık dolu sesler yükseldi. İşte karşılaştığımız manzara aşağıdaki fotoğrafta:
Tavanından duvarlarına, sıcak renklerle bezenmiş freskler muhteşem. 1263 yıllarında inşa edilen küçük kilisenin içini baştanbaşa kaplayan, üç fresk sanatçısına ait bu ikonalar, hıristiyanların kutsal kitabı İncil’den sahneler ve astrolojik bir takvim ihtiva ediyor. Fresklerde kullanılan baskın sarı renk, bölgede yetiştirilen safran bitkisinden elde edilen boya ile boyanmış.
Aynı bahçe içinde, dini törenlerin ve merasimlerin yapıldığı büyük kiliseye ait apsisler önünde güneşin tadını çıkardıktan sonra bölgeyi korumak amaçlı onikinci yüzyılda inşa edilmiş kaleye çıkmak üzere taş merdivenli tepeye tırmanmaya başlıyoruz.
Tek ayakta kalan silindirik formdaki savunma kulesine tırmanıp safran yetiştirilen bölgeyi yukarıdan gözlemleme şansına sahip olduk. Fotoğrafta kule arkasında uzanan Abruzzo’nun en güzel dağlarından biri merkez Apeninlerin uzantısı Gran Sasso’nun (Koca Kaya) karlı dağ zirvelerini görmek mümkün.
Tırmanmaya, küçük kasabaları ziyaret edip fotoğraflar çekmeye doyamıyorum Abruzzo’da. Hızımızı yine alamadık ve günü bir başka kasabanın kalesine tırmanarak noktaladık. Roma’dan kiralayacağınız özel araçla iki – iki buçuk saatlik bir seyahat sonrası Abruzzo bölgesine varabilir, otantik bed&breakfast’larında kalabilir ve alternatif bir İtalya ile tanışabilirsiniz. Türkler tarafından henüz keşfedilmemiş, Avrupa’nın en yeşil bölgesi ünvanına sahip saklı cennet Abruzzo’ya sizi de bekleriz.
Hadi siz de Abruzzo’yu keşfedin! Merak ettiğiniz her soru için buradayız. Şimdiden iyi yolculuklar!